Milwaukee Polisi, Milyonlarca Vesikalık Fotoğrafı Ücretsiz Yüz Tanıma Erişimiyle Değiştirmeyi Teklif Ediyor
Yüz tanıma teknolojisinin geliştirilmesinden uygulanmasına kadar, bu endüstri karanlık uygulamalarla dolup taşıyor. Ancak işler her zaman daha karanlıklaşabilir. Milwaukee’de polis, neredeyse çizgi film kötülüğünde bir anlaşmayı değerlendiriyor: Bir özel şirkete yüz tanıma yazılımına ücretsiz erişim karşılığında 2,5 milyon vesikalık fotoğrafı takas etmeyi planlıyorlar.
Milwaukee Journal Sentinel gazetesi, Cuma günü, polis yetkililerinin geçen hafta şehrin İtfaiye ve Polis Komisyonu toplantısında potansiyel anlaşmayı açıkladığını bildirdi. Habere göre, Milwaukee polisi daha önce komşu bölgelerden yüz tanıma teknolojisine erişim ödünç almıştı. Bu anlaşma ile departman, mugshotlar ve onlarca yıllık cezaevi kayıtları karşılığında, Biometrica adlı yazılım firması tarafından iki ücretsiz arama lisansı alacak. Biometrica, Amerika Birleşik Devletleri’ndeki güvenlik birimleriyle zaten çalışıyor.
Biometrica’nın bu vesikalık fotoğraflar için planları henüz onaylanmadı, ancak muhtemelen yazılımını geliştirmede kullanacaktır. Biometrica, Gizmodo’nun yorum talebine yanıt vermedi. Ancak, yüz tanıma sıkça çalınmış veya ödünç alınmış veri setleri üzerinde eğitiliyor. Örneğin, Clearview AI, sosyal medyadan milyonlarca fotoğraf topladı ve polise sattı, PimEyes ise ölü insanların resimlerini algoritmaları için kullandı. Ulusal Standartlar ve Teknoloji Enstitüsü de kendi mugshot veritabanını, ve savunmasız insanların resimlerini yüz tanıma testleri için tutmakta.
Gizmodo’ya gönderilen bir e-postada Milwaukee polisi, henüz bir sözleşme imzalamadığını doğruladı. Departman, bu konuyu gelecekteki şehir toplantılarında tartışmayı planlıyor. Bir temsilci “Hizmet ettiğimiz toplumla şeffaf olmak, edinme aciliyetinden çok daha ağır basar.” diye yazdı. Kesin bir anlaşma olmasa da, bu öneri alarm zilleri çaldırıyor.
Yüz tanıma teknolojisinin özellikle koyu tenli insanları (ve özellikle kadınlar veya ikilik dışı bireyler olduklarını) tanımlamadaki yanlışlıkları belgelenmiştir. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, “birçok yanlış tutuklama… polislerin yanlış yüz tanıma sonuçlarına güvenmesi nedeniyle oldu – ve bunlar bilinen vakalar.” Wisconsin Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği sözcüsü David Gwidt, Gizmodo’ya e-posta yoluyla “Bu vakaların neredeyse tamamında, yanlış tutuklanan kişi siyahiydi.” dedi.
Ancak bu anlaşmanın tek sorunu bu değil. Şu an itibariyle, önerilen anlaşma, bireylerin bilgilendirilmesi, onaylarının alınması veya devre dışı bırakabilmelerine dair hiçbir şeyden bahsetmiyor. Çoğu eyalet gibi, Wisconsin’in özel biyometrik gizlilik yasaları yok. Mevcut nadir düzenlemelerden sadece Illinois, ticari kullanımla sınırlı olmayan düzenlemeleri genişletmektedir. Fotoğrafların nasıl düzenleneceğine dair geri dönebilecek tek sağlam yasalar tutuklanma kayıtları üzerindedir. Genel olarak, tutuklanma kayıtları kamuya açık ve Wisconsin açık bir kayıt eyaleti olduğundan, tutuklanma kayıtları, vesikalık fotoğraflar dahil, az sayıda istisna dışında halka açıktır.
Bu, Milwaukee polisinin yasal olarak bireyleri bilgilendirmeleri veya onaylarını almaları gerekmediğini ima etse de, hala şüpheli görünüyor. İnsanların yüzlerinin gözetim teknolojisini eğitmek için kullanılmasını istemediğini bir kenara bırakalım. Yüz tanıma şirketleri, veri ihlalleri gibi güvenlik sorunlarına karşı bağışık değildir. Forbes’a göre, biyometrik ihlaller, insanları kimlik hırsızlığına ya da başka güvenlik sistemlerini aşmak için kullanılabilir hale getirebilir. İnsanların yüzlerini değiştirmelerinin mümkün olmadığı göz önünde bulundurulursa, Milwaukee polisi bu riski başkalarının adına mı almalı?
Amerika Birleşik Devletleri, özellikle teknolojiyi ilerletmek adına, etik çizgilerini aşma ve marjinal toplulukları sömürme konusunda uzun bir tarihe sahiptir. Tuskegee’yi hatırlatalım. Bu anlaşma, bu mirası dijital bir bağlamda devam ettirecektir. EPIC’ten Kıdemli Avukat Jeramie Scott, Gizmodo’ya e-posta yoluyla, “Buradaki ironi şu ki, Milwaukee polisinin bu vesikalık fotoğrafların büyük olasılıkla orantısız bir şekilde siyahi insanlardan olması, teknolojinin de orantısız bir şekilde siyahi insanlar üzerinde kullanılması muhtemeldir.” dedi. Scott, bunun ceza adalet sistemindeki tarihsel ırksal eşitsizlikleri “daha da kötüleştireceğini” belirtti.
Yüz tanıma üzerine kapsamlı federal düzenlemelerin yakın zamanda gelmesi olası görünmüyor. Wisconsin’in başkenti Madison, 2020 yılında teknolojiyi yasakladı, ancak eyaletin kendisi ve Milwaukee de polisin mevcut gözetim teknolojilerini düzenlememektedir. Scott’a göre, “Yapabileceğiniz en güvenli şey, bu anlaşmayla devam etmeme kararı almak ve Milwaukee polisinin teknolojiyi kullanmaktan kaçınmasıdır, özellikle de kullanımını sıkı bir şekilde sınırlayacak ve anlamlı güvenceler sağlayacak yasalar yokken.”
Geçen hafta, yerel ACLU, Milwaukee’yi herhangi bir yeni gözetim teknolojisi için iki yıllık bir duraklama süresi koymaya çağırdı. Ayrıca mevcut teknolojiler için düzenlemeler geliştirmesini ve topluluk üyelerine görüşlerini bildirme fırsatları vererek devam etmesini talep etti. Milwaukee’nin polis departmanı, yüz tanıma eşleşmelerine dayanarak kimsenin yalnızca tutuklanmayacağını sağlamak için bir politika oluşturacağını söylese de, onları sorumlu tutacak herhangi bir mekanizma yok.
