
Zona Aşısı: Kalp Krizine Karşı Gizli Silah Olabilir!
Zostere karşı aşılanarak zona hastalığından korunmanın faydaları giderek artıyor. Yeni bir araştırma, zona aşısı olan kişilerin kalp krizi ve felç geçirme riskini azalttığını ortaya koydu.
Güney Kore’deki Kyung Hee Üniversitesi’nden araştırmacılar tarafından yönetilen çalışma Pazartesi günü European Heart Journal’da yayımlandı. Güney Koreli bir milyondan fazla bireyin tıbbi kayıtlarını incelediler ve zona aşısı olanların, aşı olmayanlara göre kardiyovasküler hastalıklara daha az yakalandığını belirlediler. Bu bulgular, zonanın sağlığımız için düşündüğümüzden daha kötü bir tehdit olduğunu göstermeye devam ediyor.
“Bu, aşının sadece zonadan korunmakla kalmayıp aynı zamanda kalp sağlığı için de potansiyel faydalar sağlayabileceğini gösteriyor,” dedi araştırmacı Sooji Lee, Gizmodo’ya gönderdiği bir e-postada.
Zonanın, çocuklarda su çiçeğine neden olan aynı virüs, yani varicella zoster virüsünden kaynaklandığı biliniyor. Su çiçeği genellikle kısa süreli olsa da, virüs ilk bağışıklık tepkisinden kaçabilir ve vücudumuzda onlarca yıl boyunca uykuda kalabilir. Bağışıklık sistemimiz güç kaybettiğinde, genellikle yaşla birlikte, virüs yeniden aktif hale gelebilir ve zona olarak adlandırılan yeni bir enfeksiyona neden olabilir.
Bu ikinci enfeksiyon genellikle daha şiddetlidir ve haftalarca süren şiddetli ağrılara ve döküntülere yol açar. Bazen, zona uzun süreli, potansiyel olarak ömür boyu sürebilen sinir ağrıları ile kalabilir.
Zonanın zararları bu kadarla sınırlı değil. Süregelen araştırmalar, zonanın gelecekteki sağlık sorunlarını artırabileceğini öne sürüyor. Örneğin, birçok çalışma, zonayı Alzheimer hastalığı ve demans riskinin artması ile ilişkilendirdi. Tersine, zona aşısı yaptırmak daha düşük demans riskiyle ilişkilendirilmiştir. Bazı araştırmalar aynı zamanda zonanın enfeksiyon sonrası kalp komplikasyonlarına yol açabileceğini de göstermektedir. Ancak, aşının bu sorunların önlenmesinde rol oynayıp oynamadığını inceleyen kapsamlı bir araştırma yapılmamıştır.
Güney Kore’de sağlık hizmetleri, tek ödeme yapıcı ve devlet tarafından finanse edilen bir sistemle büyük ölçüde karşılanmaktadır. Bu sistem, bilim insanlarının anonim verilere dayanarak Güney Kore nüfusunun sağlığını kolayca incelemesine olanak tanır. Araştırmacılar, Güney Kore’de 2012’de ilk kez piyasaya sürülen aşı hakkında verileri çapraz referanslandırarak, 50 yaş ve üzerindeki bireylerin aşı durumunu ve kardiyovasküler sağlık durumunu takip etmişlerdir.
Sonuç olarak, zona aşısının herhangi bir yeni kardiyovasküler hastalık riskini %23, büyük kardiyovasküler olayları (kalp krizi ve felç) %26 ve kalp yetmezliğini %26 azaltmakla ilişkilendirildiği bulundu. Kardiyovasküler hastalık riskindeki azalma, aşılamadan sonraki iki ila üç yılda en güçlüydü ancak sekiz yıl sonrasına kadar görülebiliyordu. Aşının koruma etkisi, erkekler, daha kötü ön koşullu sağlık durumuna sahip kişiler ve kırsal veya düşük gelirli mahallelerde yaşayanlar için daha güçlü görünüyordu.
Bu tür çalışmalar gözlemseldir, yani iki faktör arasında nedensel bir bağlantıyı kesin olarak kanıtlayamazlar, yalnızca bir korelasyon gösterebilirler (bu durumda, zona aşısı ile azalan kalp hastalığı riski arasındaki). Ancak yazarlar, zonanın iltihaplanmaya, pıhtılara ve genel kan damarı hasarına yol açabileceğini, bunların da kardiyovasküler hastalık için bilinen risk faktörleri olduğunu belirtmişler. Ayrıca, zonanın neden olduğu sinir hasarının, kalp ritmimizi bozarak kalp durması gibi sorunlara yol açabileceğini speküle ediyorlar.
Bir diğer husus ise, araştırmacıların yalnızca zayıflatılmış bir virüs versiyonunu kullanarak bağışıklık oluşturan eski bir zona aşısının, Zostavax’ın potansiyel etkilerini incelemeleridir. Bu aşı, yalnızca virüsten bir protein kullanan farklı bir zona aşısı olan Shingrix ile büyük ölçüde değiştirilmiştir. Bu yeni aşı, zonayı önlemede daha etkilidir ve bazı araştırmalar, demanstan daha iyi koruma sağlayabileceğini öne sürmüştür.
Lee, ekibinin şimdi Shingrix’in de eski aşı kadar veya daha fazla kardiyovasküler hastalıklardan korunma sağlayıp sağlamayacağını araştırmayı planladığını söylüyor.
Tüm bunlar bir yana, zona oldukça rahatsızlık verici olabilir, dolayısıyla aşılanmak zaten faydalıdır. Şanslıysak, aşı beyin ve kalp sağlığımızı da güçlendirebilir.