Arkeolojik Kazı, Çin’in Diğer Büyük Duvarı Hakkında Yeni Bilgiler Sunuyor

Hemen hemen herkes Çin Seddi’ni duymuştur, ancak bu ikonik anıt, Doğu Asya’nın kuzeyindeki tek devasa sınır değil.

Uluslararası bir araştırmacı ekibi, Çin, Moğolistan ve Rusya boyunca uzanan, çok az bilinen ve son derece uzak bir duvar, kapalı alan ve hendek ağından oluşan Orta Çağ Duvar Sistemi’ne (MWS) ait bir bölümü araştırdı. Araştırmacılar, özellikle Moğolistan’daki 405 kilometrelik Moğol Kemeri adlı bölümü inceledi ve kapalı alanlardan birinde bir kazı gerçekleştirdi. Kalın bir taş duvar yerine, arkeologlar bir sığ hendek ortaya çıkardı; bu da engelin savunma amaçlı olmadığını düşündürüyor.

“Kapalı alanın ve Moğol Kemeri’nin kullanım amacını belirlemeye çalıştık,” diyor Kudüs İbrani Üniversitesi’nden bir arkeolog olan Gideon Shelach-Lavi, Antiquity dergisinde yaptığı açıklamada. “Bu, öncelikli olarak işgalci ordulara karşı savunma amaçlı bir askeri sistem miydi, yoksa imparatorluğun en uç bölgelerini kontrol altında tutarak sınır geçişlerini yönetmek, sivil huzursuzlukları adreslemek ve küçük çaplı baskınları önlemek için mi düşünüldü?”

Jin hanedanı (1115-1234 CE) gibi çeşitli hanedanlar, modern Çin’in kuzey kesimleri ve İç Asya’nın bazı bölgelerini kapsayan 4,000 km uzunluğundaki MWS’yi inşa ettig üzerinden çalıştı. Araştırmalar, kalın taş duvarla yapıldığı sanılan alanın aslında bir toprak yığını boyunca uzanan, sığ bir hendek olduğunu gösterdi.

Bir hendek işgalci bir orduya karşı savunma sağlayamazdı; ancak kapılara insanları yönlendirmeye ve Jin hanedanının bölgedeki gücünün ve kontrolünün sembolü olmaya yardımcı olmuştur. Bu engel boyunca inşa edilen kaleler, askerlerin veya muhafızların kimin gelip gittiğini izlemelerine olanak tanırdı. Başka bir deyişle, araştırmacılar, Moğol Kemeri’nin, sınır savunmasından çok, sivil nüfus, hayvanlar ve malların hareketini kontrol etmek için kullanıldığını öne sürüyorlar.

Shelach-Lavi liderliğindeki arkeologlar, ayrıca Song hanedanına (960-1279 CE) ait paralar, demir eserler ve hem ocak hem yatak olarak kullanılan ısıtmalı taş bir platform ortaya çıkardı. Shelach-Lavi, “Garnizonun duvarlarına ve içindeki yapılarına yapılan önemli yatırım, yıl boyunca bir işgal olduğunu gösteriyor,” dedi. Shelach-Lavi ve meslektaşları, çalışmalarını bugün Antiquity dergisinde yayımlanan bir araştırmada detaylandırdı. Daha da özel olarak, bu, MWS’yi inşa eden hanedanların, sembolik güç gösterisinin yanı sıra ticareti de kolaylaştırabilecek sivil altyapılara oldukça değer verdiğini gösteriyor.

İleride yapılacak araştırmalar, yüzyıllar önce bu soğuk sınır boyunca yürümüş olan insanlar hakkında daha fazla bilgi sağlayabilir. “Bu siteden alınan örneklerin analizi, garnizonda bulunan insanların kullandığı kaynakları, diyetlerini ve yaşam biçimlerini daha iyi anlamamıza yardımcı olacak,” diye sonuçlandırdı Shelach-Lavi.