Deneysel Aşıdan Üç Yıl Sonra: Bu Hastalar Hâlâ Kansersiz!
Böbrek kanseri için geliştirilen deneysel bir aşı umut verici bir başlangıç yaptı. Bu hafta açıklanan Faz I denemesi verilerine göre, aşı adayının güvenli olduğu ve dokuz hastanın tamamında güçlü bir bağışıklık tepkisi oluşturduğu görüldü. Bu hastalar kanserin tekrarlama riski yüksek olan kişilerdi.
Dana-Farber Kanser Enstitüsü ve diğer yerlerdeki bilim insanları tarafından geliştirilen bu aşı, ileri düzey böbrek kanseri vakalarının geri dönmesini engellemeyi amaçlıyor. Deneme hastaları üç yıl önce bu aşıyı aldıklarından beri kanserden uzak kaldılar. Erken sonuçlar, araştırmacıların, bu tür aşıların beklenenden daha fazla çeşit kanserle başa çıkabileceği yönündeki umutlarını artırıyor.
Aşılar genellikle kişinin bağışıklık sistemini grip veya kızamık gibi gelecekteki tehditlere karşı eğitmek için tasarlanır. HPV aşısı gibi bazı aşılar kanser oluşturabilecek enfeksiyonlara karşı oldukça etkilidir. Ancak kanser aşıları daha çok tedavi edici rol oynar, mevcut kanseri tedavi etmeye veya tekrarları önlemeye çalışır.
Deneysel Bir Kanser Aşısı, Tümör Hücrelerini Düşmana Dönüştürdü
Mevcut bazı kanser aşıları var, ancak bu aşılar daha çok mütevazi sonuçlar sağlamıştır. Ancak, bilim insanları bilinen yaklaşımları geliştirerek kanserden bağışıklığı artırma üzerinde çalışıyor ve daha etkili kanser aşıları konusunda umutluyuz. Bunlardan biri, ‘neoantijen’ olarak bilinen kanser hücrelerinin mutasyonları sırasında ürettiği özel proteinleri vücudumuza tanıyan ve hedefleyen aşılardır.
“Neoantijen aşıları, kanser hücrelerini tanıması ve saldırması için bağışıklık sistemini eğiten kişisel kanser tedavileridir” diye açıklıyor Dana-Farber’dan Dr. Toni Choueiri, Gizmodo’ya gönderdiği e-postada. “Bu aşılar, bir hastanın özgün tümör proteinlerini vücuda tanıtarak çalışır. Böylelikle bağışıklık sistemi bu proteinleri yabancı olarak tanır ve saldırıya geçer.”
Choueiri’nin ekibi, MIT ve Harvard Üniversitesi’nin Broad Enstitüsü’nden araştırmacıları da içeriyor. Araştırmacıların aşısı, ileri evre böbrek kanserlerini hedef alıyor. Deney, evre III veya IV aşamasındaki berrak hücreli renal hücre karsinomuna sahip dokuz hasta ile gerçekleştirildi. Bütün hastaların tümörlerinin alınması için cerrahi operasyon gerçekleştirildi ve bazı hastalara bağışıklık tepkisini artıran pembrolizumab ilacı verildi.
Araştırmacılar, her hastaya özgü aşıları kişiselleştirdi. Her bir kişinin kanserindeki bağışıklığı uyandırma ihtimali yüksek neoantijenleri izole ettiler, bunlardan daha fazlasını ürettiler ve sonra aşıya dahil ettiler. Bugüne kadar elde edilen sonuçlar son derece teşvik edicidir.
Choueiri, “Neoantijen hedefli aşıların [böbrek kanserine karşı] oldukça immünojen olduğu ve renal kanserdeki VHL gibi sürücü mutasyonları hedef alıp anti-tümör bağışıklığı indükleyebildiğini bulduk” dedi. Lank Genitoüriner Onkoloji Merkezi’nin direktörü de olan Choueiri, “Ayrıca, aşıyla ilişkili olarak yeni T hücresi klonlarının hızlı, önemli ve kalıcı bir şekilde genişlediğini gözlemledik” ifadesini kullandı.
Moderna’nın ‘Raf Ürün’ Kanser Aşısı İnsan Denemelerinde Umut Verici Sonuçlar Gösteriyor
Nature dergisinde Salı günü yayınlanan bulgular başka bir açıdan da önem taşıyor. Ağır bir mutasyon yüküne sahip deri kanseri melanom için neoantijen aşısı geliştirme çalışması ile başlayan bu araştırma, nispeten düşük mutasyon yükü nedeniyle böbrek kanseri için aynı yaklaşımın işe yarayıp yaramayacağı konusunda soru işaretleri barındırıyordu. Fakat sonuçlar, bu tür kanserlerin de şimdi neoantijen aşıları için geçerli bir hedef haline geldiğini gösteriyor.
Faz I denemeleri genellikle deneysel bir tedavinin güvenliği ve toleransını test eder. Bu yüzden, bu aşıların gerçekten böbrek kanserini önlemedeki etkinliğini anlamak için daha geniş katılımcı grupları ile daha fazla araştırma yapılmalıdır. Fakat, medyan süresi 34 ay olan deneme dönemi sonrası dokuz hastanın tamamının kansersiz kalmış olması sevindirici bir haberdir. Araştırma ekibi, bir sonraki aşama için de önemli çalışmalar yürütüyor.
“Şu anda, benzer neoantijen hedefli kişiselleştirilmiş kanser aşısını ve immünoterapi pembrolizumabı birlikte kullanacak uluslararası çok merkezli randomize bir çalışma devam ediyor,” dedi Choueiri. “Bu aşamada, çalışmaya böbrek kanseri ameliyatı geçirip yüksek tekrarlama riski taşıyan hastalar katılıyor.”
