Esrarengiz Kırmızıya Boyanmış Köpek Penis Kemiği, Antik Roma Kuyusunda Bulundu

Antik Roma taş ocaklarında kemik keşfetmek alışılmadık bir durum değil, ancak el boyaması bir köpek penisi kemiği bulmak gerçekten sıra dışı.

İngiltere’nin Reading Üniversitesi’nden Biyoarkeolog Ellen Green, 2.000 yıllık boyalı bir köpek baculum’u, yani penis kemiği ortaya çıkardı. Bilim insanları, boyalı kemiği Surrey, İngiltere’deki birinci yüzyıla ait bir Roma şaftında buldu. Bu kemik diğer iskelet kalıntılarıyla birlikte keşfedildi ve doğurganlık veya şans ritüellerinde kullanılmış olabileceği düşünülüyor, ilk olarak Live Science tarafından bildirildi. Green, bu kırmızı lekeli eseri 25 Aralık’ta Oxford Journal of Archaeology‘de yayınlanan bir çalışmada tanımlıyor.

Arkeologlar, bu 13.1 ayak derinliğindeki (4 metre) antik Roma şaftını (penis değil, eski taş ocağı) 2015 yılında Ewell kasabası yakınlarındaki Nescot adlı bir alanda keşfetti. Yüzlerce insan ve hayvan iskelet kalıntısı buldular. Araştırmacılar, köpekler, domuzlar, sığırlar, koyunlar, keçiler ve atlar dahil olmak üzere 280’den fazla evcil hayvanın kalıntılarını açığa çıkardı. Çoğunda kesim, hastalık veya yanma izine rastlanmadı. O hayvanlardan yaklaşık 200’ü köpekti, ancak sadece birinin penisi boyanmıştı.

Green, boyanın demir oksit olduğunu belirlemek için X-ray floresan (bir nesnenin elementel bileşimini belirleyen yıkımsız bir teknik) kullandı. Ardından, bu boyanmanın olası iki açıklamasına odaklandı: “ya okra doğrudan kemiğe sürüldü ve onu kırmızıya boyadı ya da baculum okra ile boyanmış bir beze sarıldı ve bez çözüldü, kemiği boyadı,” diye yazdı çalışmada. Okra, esas olarak demir oksitten oluşan doğal bir pigmenttir.

Nescot sahasında doğal olarak meydana gelen kırmızı okra bulunmadığı ve kemiği pasla boyayabilecek metal nesneler keşfedilmediği için, Green penis kemiğinin kasıtlı olarak kırmızı okra ile boyandığını varsayıyor ve bunun gerçekten özel bir bulgu olduğunu söylüyor.

“Benzer başka bir örnek bulamadım,” dedi Green, Live Science‘a. “Roma döneminde kırmızı okra kemikte genellikle kullanılmazdı, bu da bunun eşsiz bir eser olduğunu ancak tam olarak anlaşılamadığını gösteriyor.”

Çalışmada Green, kemiğin nasıl boyanmış olabileceğini açıklıyor ancak neden boyandığı hakkında hala pek çok soru var. Çalışmasında, bu eserin ritüel amaçlı kullanıldığını öne sürerek, Roma Britanyası’nda köpekler ve doğurganlık arasında zaten güçlü bir ilişki olduğunu belirtiyor. Geniş Roma dünyasında, penis aynı zamanda iyi şansı ve nazar korumayı temsil ederken, “bulduğum tek gerçek penis kemiğinin ritüel bir obje olarak kullanılabileceği bu örnek,” diye ekledi. Live Science’a göre.

Bu iddia, penis kemiklerinin ritüellerde kullanıldığına dair birçok başka örneği göz ardı ediyor. Örneğin, kuzey İskandinavya’nın Saamileri, kutsal davullara ayı baculumlarını takarken, Alaska’nın yerli grupları kutup ayısı penis kemiklerini bıçak sapı yapmak için parlatıyordu. Bu uygulamalar, genitalyanın güç, doğurganlık, koruma ve belki de şans simgesi olduğunu gösteren geniş bir geleneğe işaret ediyor.

Tüm şaft, taş ocağı olarak kullanılmasından itibaren yarım yüzyıl boyunca dokuz kez defin alanı olarak kullanıldı ve muhtemelen daha geniş bir ritüel amaç da taşıyordu. Bu, birçok genç hayvan ve ilkbahar ve yaz aylarında doğan birçok hayvanın varlığı ile gösteriliyor, ki bu da tarımsal doğurganlık ile bir bağlantıya işaret ediyor. Green, The Independent‘a “doğurganlıkla ilişkilendirilen ritüel şaftların fikri yeni değil,” demesine rağmen bu keşif, antik falik sembolizmi oldukça farklı bir seviyeye taşıyor. Belki de tavşan ayağı anahtarlığını değiştirme zamanı gelmiştir.