
Trump Yönetimi, Sera Gazlarını İzleyen Uyduyu Yok Etmeye Çalışıyor!
Trump Yönetimi’nin 2026 Mali Yılı için önerdiği bütçe, NASA’nın bilimsel çalışmalarını keskin bir şekilde azaltacak. Listede yer alan iki uydu görevi, uzun yıllardır iklim bilimcilerine, petrol ve gaz şirketlerine ve çiftçilere hayati öneme sahip atmosferik karbon verileri sağlıyor.
Orbiting Carbon Observatories (Yörüngedeki Karbon Gözlemcileri), dünya genelinde atmosferik karbonu haritalayan iki cihazdan oluşuyor. NASA, OCO-2’yi 2014’te fırlattı ve OCO-3’ü 2019’da Uluslararası Uzay İstasyonu’na yerleştirdi. Trump bütçe önerisi her iki görevi tehdit ediyor ancak bağımsız çalışan OCO-2, Dünya atmosferine geri dönüşü sırasında tamamen yanarak yok olacak. NPR’nin bildirdiğine göre, NASA’nın OCO görevleri üzerinde çalışan bilim insanları, bütçe henüz onaylanmamış olsa da “Aşama F” planları yapıyorlar; bu, esasen görevin sona erdirilmesine dair seçenekleri belirlemek anlamına geliyor.
2022 yılına kadar bu uyduları tasarlayıp yöneten emekli NASA bilim insanı David Crisp, NPR’ye NASA çalışanlarının onun uzmanlık bilgisine başvurduğunu söyledi. Crisp, “Bana çok keskin sorular soruyorlardı,” dedi. “Bu soruları motive eden tek şey, birilerinin onlara bir sonlandırma planı yapmalarını söylemesiydi.”
NPR’ye konuşan üç akademik bilim insanı ve iki mevcut NASA çalışanı—isimlerinin gizli kalması koşuluyla—ajansın bu görevleri sona erdirmeyi planladığını doğruladı. Her iki uydu da 2025 mali yılının sonuna kadar kongre tarafından finanse edilmiş durumda. 2026 yılı için ödeneğin uzatılması hala mümkün, ancak henüz net bir durum yok. Temmuz ayında, Kongre’deki Demokratlar, Kongre tarafından fonlanan görevleri sonlandırmaması konusunda geçici NASA yöneticisi Sean Duffy’ye bir uyarı yaptı—bu, OCO görevlerini kurtarmaya çalışabilecekleri anlamına gelebilir.
Bu uyduların devre dışı bırakılması bilimsel açıdan büyük bir kayıp olur. OCO-2 ve OCO-3, karbondioksit moleküllerinin emdiği ışık dalga boylarını tespit etmek için spektrometreler kullanarak atmosferdeki karbondioksit düzeylerini ölçüyor. NASA, insan kaynaklı karbon emisyonlarını ve doğal karbon döngüsündeki değişiklikleri izlemek için bu uyduları tasarladı ve bu konuda harika bir iş çıkarıyorlar.
OCO-2 verileri, doğal karbon yutaklarının (ormanlar ve okyanuslar gibi) karbondioksit emisyonlarını nasıl dengelediğini ve aşırı kuraklık, ormansızlaşma veya yangınlar nedeniyle karbon yutaklarının nasıl karbon yayıcılarına dönüşebileceğini anlamada bilim insanlarına yardımcı oldu. Bu cihaz ayrıca kentsel karbondioksit emisyonları üzerine değerli bilgiler sağladı ve Paris Anlaşması’nı destekleyen verilere katkıda bulundu.
Bununla da kalmıyor. NASA, uyduyu fırlattıktan kısa bir süre sonra bitki büyümesini de ölçebileceğini fark etti. JPL’ye göre, bu, bitkiler fotosentez sırasında yayılan “ışıltıyı” gözlemleyerek gerçekleşiyor. Bitkiler, karbondioksit ve suyu enerjiye dönüştürmek için güneş ışığını emdiklerinde, ışık emici pigment olan klorofil, kullanılmayan bazı fotonları dışarı sızdırır. Bu, solar uyarımlı floresans adı verilen zayıf bir parıltı oluşturur ve OCO-2 bunu tespit edebilir. Bu veriler, çiftçilerin ve tarım bilimcilerinin tarla ürünlerinin verimliliğini tahmin etmelerine, kuraklığı izlemelerine ve daha fazlasına yardımcı olur.
Eğer Trump’ın bütçesi kabul edilirse, OCO-2’nin sonu gelecek ama OCO-3 için umut var. NASA, bu ISS cihazının bakım maliyetlerini üstlenebilecek kurumlar ve şirketlerle ortaklıklar arıyor. Şimdilik, ABD’nin birçok iklim ve çevre bilimi programında olduğu gibi, bu her iki Dünya gözlem uydusunun da geleceği belirsizliğini koruyor.