Webb Teleskopu, Bir Ötegezegende İlk Kez Karbondioksit Kanıtı Buldu!
NASA’nın Webb Uzay Teleskopu, Güneş Sistemi’mizin ötesindeki bir gezegende ilk kez doğrudan karbon dioksit görüntüleri çekti.
Görüntülerde, Dünya’dan 130 ışık yılı uzakta bulunan çok gezegenli bir sistem olan HR 8799 öne çıkıyor. Bu keşif, Dünya’da fotosentez ve karbon döngüsü gibi pek çok önemli süreç için gerekli olan bir kimyasal bileşiği ortaya çıkarmakla kalmıyor, aynı zamanda galaksimizdeki gaz devi gezegenlerin Jüpiter ve Satürn gibi yerel devlerimize benzer şekilde oluştuğunu da gösteriyor. Webb görüntülerinin ekibin analizi bugün Astrophysical Journal dergisinde yayınlandı.
Johns Hopkins Üniversitesi’nden astrofizikçi ve çalışmanın baş yazarı William Balmer, üniversite açıklamasında “Bu güçlü karbon dioksit özelliklerini tespit ederek, bu gezegenlerin atmosferlerinde karbon, oksijen ve demir gibi daha ağır elementlerden oluşan önemli bir kesir olduğunu gösterdik” dedi. “Bu gezegenlerin yörüngesinde döndüğü yıldız hakkında bildiklerimize dayanarak, bu durumun büyük olasılıkla çekirdek birikimi yoluyla oluştuklarını gösterdiğini söyleyebiliriz.”
HR 8799 sistemi kabaca 30 milyon yaşında, yani derin zaman ölçeklerinde resmen bebe sayılabilecek bir yaştadır. (Kendi Güneş Sistemi’miz yaklaşık 4.6 milyar yıl yaşında). Bu sistemin erken gelişimi nedeniyle, HR 8799’daki gezegenler çok fazla kızılötesi ışık yayıyorlar — bu da kızılötesi ve yakın kızılötesi dalga boylarında görüntü çeken Webb Uzay Teleskopu için mükemmel bir hedef sağlıyor. Bu emisyonlar analize tabi tutularak bilim insanları gezegenlerin nasıl oluştuğunu belirleyebilir ve bu uzak dünyaların diğer özelliklerini açığa çıkarabilirler.
Balmer açıklamasında, “Bu tür bir araştırmayla amacımız, kendi Güneş Sistemi’mizi, yaşamı ve kendimizi diğer ötegezegen sistemleriyle karşılaştırarak anlamak, böylece varlığımızı bağlamımız içine oturtmaktır” dedi. “Diğer güneş sistemlerinin fotoğraflarını çekmek ve onları bizimkilerle karşılaştırdığımızda ne kadar benzer ya da farklı olduklarını görmek istiyoruz,” diye ekledi. Buradan hareketle, güneş sistemimizin ne kadar tuhaf veya normal olduğunu anlamaya çalışabiliriz.”
Gezegen bilimcilere göre, Jüpiter gibi büyük gezegenler iki şekilden birinde oluşurlar: Ya katı çekirdekler geliştirerek, ardından gazları yer çekimi ile çekerler, ya da genç bir yıldız etrafındaki soğuyan malzeme diskinden hızla bir gezegen olarak çökerler.
Ekibin analizine göre, HR 8799’daki dört gezegen altı yapım yolu ile oluşmuş gibi görünüyor ve daha fazla Webb gözlemi bu dünya inşa etme yaklaşımının ne kadar yaygın — veya nadir — olduğunu ortaya çıkarabilir.

2022 yılında, Webb teleskopu, WASP-39b adlı uzak bir ötegezegenin atmosferinde karbon dioksit varlığına dair tartışmasız kanıtlar tespit etti. Ancak bu tespit dolaylı olarak yapıldı, bu nedenle son başarı, teleskopun uzak yıldız sistemlerinde gazı tespit etme yeteneğini yeni baştan onaylıyor.
HR 8799’da yakın zamanda gözlemlenen dev gaz gezegenleri incelemek, araştırmacılara bu büyük gezegenlerin çevremizdeki daha az kütleli dünyaları nasıl etkilediği — iyi veya kötü — konusunda ipuçları verebilir.
Ekibin gözlemleri ayrıca sistemin en içteki gezegenini ilk kez tespit etti, bu da Webb’in başarıyla geçtiği başka bir test zeminidir. Milyarlarca dolarlık uzay gözlemevi, astrofizikçilerin analiz etmesi için veri yığınları topluyor ve daha önce tanımlanamayacak kadar soluk olan gezegenlerin ayrıntılarını açığa çıkarıyor.
Webb, bilim insanlarının derin uzayda yapabilecekleri astrofiziksel keşifleri devrim niteliğinde dönüştürüyor. Teleskopun en az bir on yıl daha çalışması bekleniyor, hatta belki daha uzun, bu yüzden gezegen oluşumuna dair yıllarca sürecek yeni içgörülere hazırlıklı olun.