
Gerçekten de, donanım alanını bıraktı ve dikkatini yapay zekâya yönlendirdi.
Alphabet’in sağlık teknolojileri girişimi Verily, tıbbi cihaz geliştirme faaliyetlerine sona erdirdi. Bu karar, sadece bir ürün grubunun sonunu değil, aynı zamanda tüm organizasyonel stratejinin yeniden gözden geçirildiğini de gösteriyor. Açıklamada, bazı çalışanlarla yolların ayrıldığı belirtilirken, bu kararın Alphabet’in önceki yeniden yapılandırma süreciyle bağlantılı bir strateji değişikliğini yansıttığı anlaşılıyor.
Verily’nin donanım faaliyetlerinin sona ermesi, daha önceki iddialı girişimlerin ardından geldi. Şirket, Dexcom G7 gibi diyabet yönetim sistemleri ile tanınmıştı ve Stargazer adını taşıyan ilaç hedefleme teknolojisi ile klinik araştırmalarda dikkat çekmişti. Yaklaşık 7.800 hasta üzerinde yapılan araştırmalar, sağlık alanındaki olasılıkları net bir şekilde ortaya koymuştu. Ancak donanım alanında beklenen mali kazanç sağlanamadı. Şu noktada, Verily’nin daha sürdürülebilir ve odaklı bir yaklaşım benimsediği görülüyor; bu yeni yol, yazılım ve veri çözümlerine dayalı bir sağlık vizyonunu içeriyor.
Verily, donanım yerine yazılım temelli çözümler geliştirmeyi tercih etti
CEO Stephen Gillett, çalışanlara gönderdiği mesajında geçmişteki başarıları hatırlatarak yeni stratejiyi paylaştı. Bu mesajda, hastaların ihtiyaçlarına duyarlı ve veri odaklı sağlık çözümlerine odaklanılacağı belirtildi. Önceki projelerden elde edilen bilimsel verilerin önemine vurgu yapıldı ve bu katkıların yeni yollarla sürdürülmesi gerektiği ifade edildi. Bu geçişle şirketin kaynaklarını daha etkin kullanması hedefleniyor. Ayrıca, yüksek donanım maliyetleri ve karmaşık üretim süreçlerinden çıkılması, Verily’nin çevikliğini artırabilir. Böylece şirket, teknolojik yenilikleri daha esnek bir ortamda hayata geçirme fırsatını yakalayacak.
Tıbbi cihaz üretimi gibi fiziksel ürünlerle ilgili alanların regülasyon süreçleri oldukça uzun ve karmaşık olabilir. Özellikle ABD gibi ülklerde onay alma süreçleri, hem maliyetli hem de riskli bir hal alabiliyor. Bu sebeple, dijital sağlık çözümleri, daha hızlı ilerleme potansiyeli taşımaktadır. Verily’nin bu gerçeği dikkate alarak harekete geçtiği düşünülüyor. Dahası, son yıllarda kişisel sağlık verilerinin analizi ve bireyselleştirilmiş tedavi yöntemleri önem kazanmaya başladı. Şirketin bu alanlara yönelmesi, küresel sağlık eğilimleri ile de örtüşüyor.
Verily’nin benimsediği “kesinlik odaklı sağlık” yaklaşımı, yalnızca hastalık tedavisine değil, aynı zamanda erken teşhis ve önleyici sağlık çözümlerine de yöneliyor. Bu model sayesinde, büyük veri analitiği ve algoritmalarla riskli durumlar önceden belirlenebiliyor. Böylece hastaların yaşam kalitesini artıran, proaktif bir sağlık sistemi kurulması mümkün hale geliyor. Şirketin bu stratejisi, geleneksel sağlık anlayışından farklı olarak, bütünsel ve veri merkezli bir yaklaşımı benimsemekte. Dolayısıyla donanımın terk edilmesi, bir geri çekilme değil, daha çok yeni bir önceliklendirme olarak değerlendirilmeli.
Buna rağmen, şirketin teknoloji birikimi ve önceki projelerinin tamamı rafa kaldırılmış değil. Bazı cihazların fikri mülkiyet hakları ya da geliştirilen prototiplerin diğer firmalarla paylaşılması gündeme gelebilir. Ancak bu süreçlerin nasıl işleyeceği henüz netlik kazanmış değil. Öte yandan, Verily’nin bu bilgi birikimini yeni yazılım projelerine entegre etmesi bekleniyor. Bu, mevcut teknolojinin farklı şekillerde yeniden kullanılacağı anlamına geliyor. Kısacası, geçmiş projeler tamamen sona ermiş sayılmaz.
Şirketin, gelecekte sağlık yapay zekâsı ve klinik karar destek sistemlerine yoğunlaşacağı bildirilmekte. Bu tür projeler, doktorların karar verme süreçlerini hızlandırmayı ve hata olasılıklarını azaltmayı hedefliyor. Hastane içi operasyonlardan hasta izleme sistemlerine kadar geniş bir spektrumda etkili olması gereken bu çözümler, yalnızca teknik açıdan değil, aynı zamanda etik ve yasal bir açıdan da dikkatli bir şekilde yönetilmelidir. Verily’nin bu yeni alanda Alphabet’in genel yapay zeka öncelikleri ile uyumlu bir şekilde ilerlemesi de dikkat çekicidir. Şirket, bu yeni odakta daha sağlam bir konum elde etmeyi hedefliyor.
Alınan bu karar, Verily’nin iç dinamiklerinin yanı sıra dış koşullarla da bağlantılıdır. Özellikle 2023’ten itibaren Alphabet’in personel azaltma ve maliyet düşürme yönünde attığı adımlar, bağlı şirketleri de etkilemektedir. Verily’nin de böyle bir çerçevede yeni bir kaynak planlamasına gideceği muhtemel görünüyor. Tüm bu gelişmeler, teknoloji dünyasında donanım ile yazılım arasındaki dengenin giderek yazılım lehine kaydığını da göstermektedir. Bu eğilim yalnızca sağlık teknolojileri ile sınırlı kalmayıp, birçok başka alanda da gözlemlenmektedir. Bu perspektiften bakıldığında, Verily’nin attığı adım, daha geniş bir dönüşümün parçası olduğu söylenebilir.