OpenAI, Üniversiteli Gençleri Yapay Zekayla Tanıştırmak İstiyor
OpenAI’nin ChatGPT’si gibi yapay zeka sohbet botlarının defalarca yanlış bilgi verdiği, tamamen uydurma kaynak ve gerçekler ürettiği ve insanları kendinden emin ancak yanlış cevaplarla yanılttığı ortaya konuldu. Bu nedenle birçok eğitimci, yapay zeka araçlarına şüpheyle bakmakta. Buna rağmen, OpenAI ve rakipleri üniversiteleri hedef alıyor ve öğrencilere hizmetlerini zorluyor—endişeler bir kenara bırakılsa da.
New York Times’a göre, OpenAI ChatGPT’yi üniversite kampüslerinde yaygın bir haline getirmek için büyük bir atılım içinde ve bu süreçte üniversite tecrübesinin pek çok yönünü yapay zeka alternatifleriyle değiştirmeyi hedefliyor. Rapora göre, şirket öğrencilerin kampüse adım atar atmaz “kişiselleştirilmiş bir yapay zeka hesabına” sahip olmalarını istiyor; tıpkı okul e-posta adreslerini almaları gibi. ChatGPT’nin kişisel bir öğretmen, öğretim asistanı ve mezuniyet sonrası iş bulma konusunda yardımcı bir kariyer danışmanı olarak hizmet vermesini öngörüyorlar.
Eğitim dünyasının yapay zekaya başlangıçta güvensizlik ve açık yasaklarla karşılamasına rağmen, bazı okullar bu projeye şimdiden katılıyor. Times’a göre, Maryland Üniversitesi, Duke Üniversitesi ve Kaliforniya Devlet Üniversitesi gibi okullar OpenAI’nin premium hizmeti ChatGPT Edu’ya kaydoldu ve sohbet botunu eğitim deneyiminin farklı kısımlarına entegre etmeye başladılar.
Yükseköğrenime yönelik yalnızca OpenAI bu tür bir hedefe sahip değil. Elon Musk’ın xAI’si, sınav döneminde öğrencilere chatbot’u Grok’u ücretsiz erişim sağladı ve Google da şu anda Gemini yapay zeka paketini öğrencilere 2025-26 akademik yılının sonuna kadar ücretsiz sunuyor. Ancak bu çabalar, OpenAI’nin çalışmaya çalıştığı asıl yükseköğrenim altyapısının dışında kalıyor.
Üniversitelerin hile yapma korkuları nedeniyle başlangıçta direndiği yapay zekayı kucaklaması üzücü bir durum. Yapay zekanın bilgi öğrenmek ve tutmak için çok faydalı olmadığına dair kanıtlar birikiyor. Bu yıl başında yayımlanan bir çalışma, yapay zekaya olan güvenin kritik düşünme becerilerini aşındırabileceğini buldu. Diğer çalışmalarda ise, zorlu bilişsel işleri “yapay zekaya devretmek” ve kestirme yol olarak kullanmanın yaygın olduğu keşfedildi. Üniversitenin amacı öğrencilere nasıl düşüneceklerini öğretmekse, yapay zeka bunu baltalıyor.
Ve tüm bunlar, yaygın bilgi yanlışlarından önce geliyor. Yapay zekanın odaklanmış bir eğitim ortamında nasıl hizmet edebileceğini görmek için araştırmacılar, farklı modelleri patent hukuku ders kitabında eğitip materyalle ilgili sorulara nasıl yanıt verdiklerini test etti. Hepsi yanlış bilgi üretti, var olmayan davalardan söz etti ve hatalar yaptı. Araştırmacılar, OpenAI’nin GPT modelinin verdiği cevapların “kabul edilemez” ve “öğrenme için zararlı” olduğunu dörtte biri oranında rapor etti. Bu hiç de ideal değil.
OpenAI ve diğer firmalar, yapay zekalarını sadece sınıfta değil, öğrencilik yaşamının her alanında yaygınlaştırmak isterken, başka zararlar da göz önünde bulundurulmalı. Yapay zeka chatbotlarına olan bağımlılık, sosyal beceriler üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Üniversitelerin yapay zekaya yatırım yapmaları, insan etkileşimlerini artıracak alanlara yatırım yapmadıkları anlamına gelir. Örneğin, bir öğrenci bir rehber öğretmenle görüşmeye gittiğinde, duygusal zekâ kullanmayı ve güven ile bağlantı kurmayı gerektiren sosyal bir etkileşim gerçekleşir ki bu, bir topluluk ve aidiyet duygusuna katkıda bulunabilir. Ancak bir sohbet botu sadece bir cevap verir ki bu doğru ya da yanlış olabilir.
