Türkiye’nin ilk yerli haberleşme uydusu Türksat 6A, yörüngede başarıyla görevine başladı.

Türkiye, uzay teknolojileri alanında önemli bir eşik atlayarak, ilk yerli ve milli haberleşme uydusu olan Türksat 6A’yı başarıyla yörüngeye yerleştirdi. 8 Temmuz 2024 tarihinde ABD’nin Florida eyaletindeki Cape Canaveral Uzay Kuvvetleri İstasyonu’ndan SpaceX’in Falcon 9 roketi ile uzaya fırlatılan uydu, yörüngesine ulaşana kadar toplamda altı ateşleme gerçekleştirdi. Bu süreç, TÜBİTAK UZAY’ın geliştirdiği yerli teknolojilerle başarıyla kontrol edildi ve her aşama planladığı gibi sonuçlandı.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı paylaşımda, “20 yıllık serüven başarıyla tamamlandı! İlk yerli ve milli haberleşme uydumuz Türksat 6A, 42° Doğu yörüngesine başarıyla ulaştı,” şeklinde ifadeler kullandı. Ayrıca, uydunun 2025’in ilk çeyreğinde aktif hizmete başlayacağını belirterek, “Türksat 6A, Türkiye’yi uluslararası uzay çalışmalarında önemli bir aktör haline getirecek ve iletişim altyapımızı güçlendirecek,” dedi. Bu gelişme, Türkiye’nin uzayda kendi uydusunu geliştiren ve fırlatan az sayıda ülke arasında yer almasına katkı sağladı.

Türksat 6A ile genişleyen ufuklar

Türksat 6A, yaklaşık 4.250 kilogram ağırlığında ve 8,4 kilovat enerji kapasitesine sahip bir haberleşme uydusu olarak tasarlanmıştır. Yüzde 80’in üzerinde yerli bir üretim oranına sahip olan uydu, televizyon yayıncılığı, haberleşme ve veri transferi gibi alanlarda hizmet verecek. Uydu, yer sabit yörüngede bulunarak kapsama alanını önemli ölçüde genişletme imkanı sunacak. Özellikle Hindistan, Tayland, Malezya ve Endonezya gibi Asya ülkeleri Türksat’ın yeni kapsama alanına dahil edilecek. Bu genişleme ile Türksat’ın erişim sağladığı nüfusun 3,5 milyardan 5 milyara çıkması hedefleniyor.

Türksat 6A’nın yörüngeye yerleştirilmesi, yalnızca teknolojik bir başarı olarak değil, aynı zamanda Türkiye’nin mühendislik kabiliyetlerini, bağımsızlık arayışını ve ulusal gururunu da gözler önüne seriyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, projeyi “Türkiye’nin uzay teknolojilerinde ulaştığı seviyeyi gösteren bir dönüm noktası” olarak tanımladı ve bu başarıyı 20 yıllık bir çabanın sonucu olarak değerlendirdi.

Bu uydu, 15 yıl boyunca aktif görev yapması planlanan bir mühendislik harikası olarak kendini gösteriyor. Türksat 6A’nın yörüngede bulunması, Türkiye’nin yalnızca kendi haberleşme ihtiyaçlarını karşılamasına değil, aynı zamanda uluslararası pazarda daha fazla söz sahibi olmasına da olanak tanıyacak. Tüm bu gelişmeler, Türkiye’nin uzay çalışmalarında bağımsızlık ilkesine ne kadar sıkı bağlı olduğunu bir kez daha ortaya koyuyor.