Perseverance Rover, Mars’ın Dev Kraterinden Kaçtı! Peki Şimdi Ne Olacak?
Vay canına, şuna bak. Perseverance isimli gezgin, Kızıl Gezegen’de neredeyse dört yıldır beşiği olan kraterden çıkmış.
Perseverance, Şubat 2021’de Mars’a indi. Gezginin görevi, bu düşmanca dünyada bir zamanlar hayatı destekleyebileceğini ve belki de gerçekten yaşandığını gösteren biyo-imzalar aramak. Rover’ın bugüne kadar neler yaptığına hızlıca göz atacak olursak:
Percy, son 3.5 yıldır Mars yüzeyinde çalışıyor. Bu süre zarfında, gezgin kayaları deldi, Mars yüzeyinin ve Mars helikopteri Ingenuity’nin görüntülerini aldı ve bir gün Dünya’ya getirilip incelenmesi umulan bir kaya örnekleri koleksiyonu derledi.
Gezgin, bir zamanlar büyük bir gölü barındıran Jezero Krateri’ne indi. Krater, yaklaşık 3.9 milyar yıl önce bir çarpma olayı sonucu oluşmuş. Kraterin batı kenarında, araştırmacıların Dünya’da incelemek için heyecanlandıkları ilginç kaya oluşumları içeren bir nehir deltası vardı.
Dün Amerikan Jeofizik Birliği’nin yıllık toplantısında yapılan bir oturumda, Perseverance proje bilimcileri, gezginin yeni çevresini ve ileride nelerle karşılaşacağımızı tartıştı. Purdue Üniversitesi’nde bir gezegen bilimci ve Perseverance görevinin yardımcı araştırmacılarından biri olan Briony Horgan, Gizmodo’yla telefonla görüşerek sırada ne olduğunu anlattı.
“Kraterin kenarında, çarpmanın etkisiyle yükselen bir alan var,” dedi Horgan. “Bununla ilgili gerçekten heyecan verici olan şey, artık stanı su olan yerin üzerindeyiz. Çarpmadan önce orada olan kayaları görebiliyoruz—gerçekten eski şeyler.”
Perseverance’ın adı konmuş oyun: garip taşlar. Gezgin ekibi, Temmuz ayında ortaya çıkan “leopar lekesi” taşlar gibi garip görünüşlere veya kimyasal bileşimlere sahip Mars manzarasını görüntüleyip örnekler alıyor. Bu taşlar, antik yaşam konusunda ipuçları sunabilir, aynı zamanda Mars’ın evrimi hakkında da bilgi verebilir. Antik Mars’ın Dünya benzeri olduğu düşünüldüğüne göre, bu kayalar dünyamızın nasıl yemyeşil ve ıslak hale geldiğini ve Mars’ın nasıl böyle bir hale geldiğini, yani Marsiallığı açıklığa kavuşturabilir.
“Kraterin kenarı konusunda heyecanlı olmamızın nedenlerinden biri, çarpma kraterlerinin bu büyük etkiden dolayı ısı üretmesidir,” dedi Horgan. “Bu, kabuk boyunca hidrotermal sistemler oluşturur ve bunlar gerçekten yaşanabilir ortamlardır.”
Perseverance’ın örnekleri başlı başına bir oyun değiştirici olacak, bilim insanlarının Mars’ın antik geçmişini, yerinden uzakta, 100 milyon milden fazla mesafeden bir gezginle yapmak çok zor, hatta imkansız, biçimde incelemelerine olanak tanıyacak.
Perseverance Mars’ın olağanüstü antik geçmişine bakarken, bilim insanları onun mikrobik yaşamı barındırma ihtimali ve gezegenin bugün bildiğimiz kurak, kayalık, rüzgarlı dünya haline gelme süreci hakkında bilgi edinebilirler.
“Bunlar, erken güneş sistemi ve gezegenlerin nasıl evrildiği hakkında bize bilgi verecek benzersiz örnekler,” dedi Horgan, “ve onlarca yıl boyunca bunu yapmaya devam edecekler.”
Ne yazık ki NASA’nın örnekleri eve getirmek için fon ve doğru plan bulmasını beklemek zorundayız—nefesini bir dakikadan fazla tutmak zor, bırakın yılları—ama bekleyiş kesinlikle buna değecektir. O zamana kadar, Perseverance güneş sisteminin en eski taşlarıyla çalışmaya başladıkça uzaktan toplanacak birçok içgörü var.