Teknoloji

Google’ın İsrail ordusuyla yapay zeka araçları geliştirmek için iş birliği yaptığı iddiaları gündeme geldi.

Google’ın, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik kara harekâtının başlamasının hemen ardından İsrail ordusuyla (IDF) yapay zeka projeleri üzerinde çalıştığı iddia ediliyor. Washington Post’un eline geçen şirket belgelerine göre, Google’ın bulut bilişim birimi, İsrail ordusunun taleplerine hızlı yanıt verebilmek için yoğun bir çaba gösterdi. Bu çaba, Google’ın Amazon gibi büyük rakipleriyle şiddetli bir rekabet içinde gerçekleşti.

Belgeler, Hamas’ın 7 Ekim 2023’te gerçekleştirdiği saldırının ardından Google’ın yalnızca sivil hükümet birimleriyle çalıştığını ifade etmesine rağmen, İsrail ordusuyla doğrudan iş birliği yaptığını ortaya koyuyor. Google’ın bu iş birliğini gizlemeye çalıştığı ve farklı bir söylem benimsediği iddialar arasında.

The Washington Post’un haberine göre, çatışmanın başlamasından haftalar sonra Google’ın bulut bilişim biriminden bir çalışan, İsrail ordusunun Google’ın yapay zeka teknolojilerine erişim taleplerini gündeme getirdi. Şirket belgelerinde, Google’ın bu talepleri hızlı değerlendirmediği takdirde, İsrail’in Amazon’a yönelebileceğine dair uyarılar bulunduğu belirtiliyor. Kasım 2023 tarihli belgelerden birinde, bir çalışanın İsrail ordusunun taleplerine yanıt verdiği için bir meslektaşına teşekkür ettiği görülüyor.

Ayrıca, bazı çalışanların İsrail ordusu için daha fazla yapay zeka aracı talep ettikleri de ortaya konuldu. Bu süreçte, özellikle 1,2 milyar dolarlık bir bulut bilişim anlaşması olan “Project Nimbus” kapsamında Google ve Amazon arasındaki rekabetin arttığı dikkat çekiyor.

Google, Project Nimbus kapsamında yürütülen çalışmalara itiraz eden çalışanlarına karşı sert önlemler aldı. New York ve Kaliforniya ofislerinde oturma eylemi düzenleyen 28 çalışan işten çıkarıldı ve bazı protestocular gözaltına alındı.

Google, İsrail ordusuyla iş birliğini redetti

Buna karşın, Google eleştirilerle ilgili olarak yaptığı açıklamalarda Nimbus Projesi’nin yalnızca İsrail hükümetine bağlı sivil bakanlıklarla yürütüldüğünü ve projede hiçbir askeri ya da istihbaratla ilgili hassas bilgilerin yer almadığını vurguladı. Google Cloud’un dış iletişim yöneticisi Anna Kowalczyk, 2024 Nisan ayında The Verge’e verdiği demeçte, “Bu çalışma, silah ya da istihbaratla ilgili gizli veya hassas askeri iş yüklerini kapsamıyor,” şeklinde ifade etti.

Ortaya çıkan belgeler, Google’ın kamuya yönelik ifadeleri ile uygulamaları arasındaki tutarsızlıkları gözler önüne seriyor. Şirketin çalışanlarının protestolarına rağmen tartışmalı bir projeye devam etmesi, etik ve şeffaflık konularında ciddi eleştirilerle karşı karşıya kalmasına neden oldu. Ayrıca, teknoloji devlerinin yapay zeka ve bulut bilişim alanındaki faaliyetlerinin bu tür çatışmalarda nasıl bir rol oynadığına dair yeni soruları gündeme getiriyor.

Google’ın bu süreçte nasıl bir yol izleyeceği ve iddialara karşı alacağı önlemler, hem teknoloji dünyasında hem de uluslararası siyasette yakından takip edilecektir.

Bir yanıt yazın